31 Mayıs 2017 Çarşamba

Şehriyeli Kemik Suyu Çorbası

Şehriyeli kemik Suyu Çorbası
Ramazana gireli dört gün oldu bile. Nedense bu ramazan aklıma pideden önce çorba geliyor. Doğrusu kendimi bir tabak çorbayla da doyacak gibi hissediyorum. Bu günkü ikinci tarifimi de bu yüzden çorbaya ayırdım. Fakat tarifime geçmeden önce geçen yıl facebook hesabımdan paylaştığım bir yazımı burada da paylaşmak istiyorum.

6 Haziran 2016 tarihli facebook paylaşımından:

"Hoşgeldin yaa Şehr-i Ramazan! Umut ve bereket ayı, hoşgeldin! Sen çocukluğumun ve gençliğimin en güzel anılarında saklısın. En tatlı uykularımızdan uyandırıp bizi, annemi, babamı, kardeşlerimi ve beni, akşamdan sözleştiğimiz gibi en huzurlu sahur sofralarında bir araya getirdin. Ne güzeldi pide sırasına girip akşam ezanı olmadan onu iftar sofrasına yetiştirmek görevi! 

"Şimdi ben anne oldum. Çocuklarım henüz çok küçükler. Ama dilerim Ramazan onlar için de en güzel anılarının bir parçası olur."

Hepinize hayırlı Ramazanlar dilerim.

Malzemeler:

  • 4 yemek kaşığı istenen bir türde şehriye
  • Bir yemek kaşığı tereyağ
  • Bir yemek kaşığı zeytinyağı
  • Bir tepeleme yemek kaşığı un
  • 6 cup kemik suyu
  • Bir yumurta sarısı
  • Bir limon suyu
  • 1/2 cup su
  • Bir çay kaşığı karabiber
  • Tuz


Yapılışı:
Yağları çorba tenceresine koyarak, tereyağı eriyinceye kadar kısık ateşe alın. Yağ eriyince unu ilave edin ve yakmadan, hafif pembe kavurun. Kemik suyunu, karabiberi ve tuzu ekleyerek, kapağı yarı kapalı olarak kısık ateşte kaynamaya bırakın. Kaynayınca şehriyeleri ekleyin ve pişmeye bırakın. Ara sıra karıştırarak kontrol edin.

Bir kasenin içinde limon suyu ve yumurtayı 1/2 cup suyla çırpın. Kaynamakta olan çorbadan bir kepçe ekleyerek çırpmaya devam edin. Tamamen karışınca, yavaş yavaş karıştırarak çorbaya ekleyin. Tam kaynatmadan ateşten alın.

10 dk kadar dinlendirdiğiniz çorbanız servise hazırdır.

Afiyet olsun.

Not: Bu tarif, 05/06/2017 tarihinde Nefis Yemek Tarifleri Sitesi'nde yayınlanmıştır.

Orman Meyveli Trileçe


Trileçe
Trileçe'yi ilk kez İris'in sofrasında yedim. Brezilyalı, hayat dolu bu kadının sunumu da en az kendisi kadar güzeldi. İspanyolca "Tres Leches" olarak adlandırılan bu hafif süt tatlısını Türkçe'ye "Üç Süt Tatlısı" olarak çevirebiliriz. O zaman ilgimi çeken bu tatlının tarifini araştırmış, ancak deneme fırsatı bulamamıştım. 

Geçen yıl Elif, Türkiye tatili sırasında, elinde bir tabak karamelli trileçeyle kabıda belirince, ikinci kez tatma şansı buldum. Adının Türkiye'de "trileçe" olarak anıldığını da o zaman öğrendim. :)) 

Trileçe (tres leches-üç süt) tatlısı, geçenlerde iş arkadaşlarımla yaptığımız bir konuşmada tekrar gündeme geldi. Bu tatlı Türkiye'de Balkan tatlısı olarak tanınıyormuş. Ben Latin Amerika tatlısı olduğunu iddia ediyorum, arkadaşım Zerrin, "Hayır, Balkan tatlısı!" diyor. Ben "üç süt, üç çeşit süt anlamına geliyor." diyorum, Zerrin, "Hayır, o bi kere üç çeşit hayvan sütünden (inek, keçi sütü ve manda kreması)" diyor. 

Oldukça hararetli ve gülüşmelerle dolu tartışmamızın ardından ben bu tatlıyı hem iyice öğrenmeye, hem de yapmaya karar verdim. Aman, ne derin bir konuymuş! Ne çok çeşidi varmış! "Trileçe Dünyası" yazarı Melih Tanrıverdi'nin kısa makalesine bakılırsa, kökeni konusundaki iki iddia da doğru görünüyor. Karamelli olanı Balkan kökenli. Meksika kökenli olansa, ya sade ya da meyvelerle zenginleştirilmiş. 

Elif'in karamelli "trileçe"sini çok beğenmeme rağmen, ben daha çok ilk yediğim "tres leches"in etkisinde kalarak, "Latin Amerika" tarzını denedim. Bu yöndeki kaynaklardan birinde Ed Murietta, bu tatlıdan uzun uzun ve derinlemesine bahsetmiş. Onun tarifinden çeviri yaparken, bir akşam kendimi 5 kg sütü yoğun süt şerbeti yapmaya çalışırken buldum. Burada da Cafe Fernando'nun "koyulaştırılmış şekerli süt" tarifinden yararlandım. Başardım da! Rengi sütlü kahverengine yakın, tadı karamelimsi bir ürün elde ettim. Fakat siz siz olun 5 kg sütten bunu yapmaya kalkışmayın.  İhtiyacınız olan yoğun sütü elde etmeye yetecek kadar süt kullanırsanız, benim gibi saatlerce ayakta kalmazsınız. :))) Ya da yoğun süt şerbetini hazır almalı veya daha basit yöntemler denemelisiniz. 

Kekin üzerini kaplamak için yoğun krema veya krem şanti kullanılıyor. Krem şanti kullanmaya pek meyilli olmayan ben, yoğun kremayı nasıl elde edeceğimi de araştırdım tabii. Evimde her zaman bulundurduğum taze süt kaymağından yoğun krema elde edebileceğimi bir yerde yakalayınca, tereddütsüz uyguladım.

Bu konuda yazılabilecek daha pek çok şey var. Sayfalar süren bir makale, hatta bir tez bile yazılabilir. Ancak fazla lafa boğmadan tarifi anlatmaya geçiyorum.

Malzemeler:
TrileçeKeki İçin
6 büyük yumurta (oda sıcaklığında)
1 cup buğday unu
1 cup toz şeker
Bir paket vanilya
Bir fiske tuz
Yarım limon kabuğu rendesi
Bir çay kaşığı krem tartar

Trileçeyi Hazırlamak İçin:
750 gr yoğun süt şerbeti
1 cup süt kaymağı
300 gr orman meyvesi (çilek, böğürtlen, ahududu, yaban mersini...)
3 yemek kaşığı toz şeker
3 yemek kaşığı dolusu ince badem kırıntısı
Trileçe

Yapılışı:
Orman meyvelerini ayıklayıp yıkayın. Çok büyük olanları bölün. Üzerine toz şeker dökerek, şeker tamamen eriyip meyvelerin içinde kaybolana kadar kaşıkla sürekli alt üst edin.

Fırını 180°C'ye ayarlayarak 28-30 cm çapındaki kek kalıbını yağlı kağıtla kaplayın.

Un, vanilya ve krem tartarı bir kaba birlikte iki kez eleyin.

TrileçeYumurta aklarıyla sarılarını ayırın. Çırpıldığında istenen kabarıklığı elde edebilmek için, yumurta aklarına iğne ucu kadar dahi yumurta sarısı bulaşmamasına dikkat edin.

Yumurta aklarıyla şekeri mikserle önce 2 dk kadar düşük, sonra yüksek hızda, tıraş köpüğü gibi oluncaya kadar çırpın. Diğer yanda yumurta sarılarını bir fiske tuzla aynı şekilde çırparak krema kıvamına getirin. Bu karışımı yumurta aklarına ekleyerek, alt üst edin.

TrileçeUnlu karışımı ve limon kabuğu rendesini de ekleyerek, yumurtalı karşımı çok söndürmeden, spatula veya tahta kaşık yardımıyla altüst ederek karıştırın. Söndürmeden kek kalıbına boşaltarak üzerini düzeltin. Önceden ısıtılmış fırında, üzeri altın gibi kızarıncaya kadar pişirin. Çıkarmadan önce ortasına kürdan batırarak içinin pişip pişmediğini kontrol edin. Kürdan temiz çıkıyorsa keki çıkarıp soğumaya bırakın.

TrileçeSoğuyan kekin arasını meyveyle döşemek için keki enine iki parçaya ayırın. Kek tabanını kek sunum kabına alın. Şekerli süt şerbetinin 1/3'ünü kekin üzerine yavaşça gezdirerek dökün. Kek, şerbeti sünger gibi emecektir.

Meyveleri, ıslattığınız kek tabanının üzerine döşeyin. Kekin diğer parçasını meyvelerin üzerine kapatın ve kürdan yardımıyla üzerinde delikler açın. Kalan şekerli süt şerbetini kekin üzerine yavaşça, yedire yedire gezdirerek dökün.

TrileçeSüt kaymağını derin bir çırpma kabına alın. Kaymak yoğunlaşıp sürülebilecek kıvama gelinceye kadar çırpın. Bu kıvama gelince mikseri durdurun. Çünkü devam ettiğiniz taktirde, yoğunlaşan krema, tereyağına dönüşecektir.

Kekin yüzeyi sıvıyı tamamen emince, üzerini hazırladığınız yoğun krema ile kaplayın. Onun da üzerine ince badem parçalarını serpiştirin. Soğutmak için buzdolabında en az iki saat dinlendirin. Dinlenen trileçeniz soğuk soğuk yenmeye hazırdır.

Kolay gelsin, afiyet olsun.
Trileçe





29 Mayıs 2017 Pazartesi

Fırında Patates Oturtma (6-8 Kişilik)


Malzemeler:
Fırında Patates OturtmaDört orta boy patates
200 gr kıyma
Bir kuru soğan
Bir yemek kaşığı tereyağ
İki yemek kaşığı yemeklik zeytinyağı
Bir tatlı kaşığı domates salçası
Bir tatlı kaşığı biber salçası
Bir çay kaşığı karabiber
Bir çay aşığı öğütülmüş kişniş
İki su bardağı kaynar su
Patatesleri kızartmak için bir su bardağı kadar sıvı yağ
Fırında Patatesli Oturtma
Yapılışı:

Patatesler iyice yıkanarak temizlenir ve soyulur. Enine yuvarlak dilimlenir. Kızartma tenceresine yağ alınarak orta hararetli ateşte kızdırılır. Patatesler bu yağda arkalı önlü kızartılır. Kızaran patateslerin fazla yağı kağıt havlu üzerine çıkartılarak alınır. Daha sonra uygun bir fırın kabının tabanına yayılır ve tuzlanır.
Fırında Patatesli Oturtma
Fırın 220°C'ye ayarlanarak ısıtılır. Soğan yemeklik doğranır. Zeytinyağı, kıyma ve soğan tencereye alınır. Kıyma suyunu salıp hafif çekince, salçalar eklenir. Tamamen suyunu çekip yağına kalıncaya kadar, orta hararette karıştırılarak kavrulur. Kavrulan kıyma ateşten alınarak tuz, kişniş ve karabiber eklenerek karıştırılır. Hazır olan karışım ateşten alınarak patateslerin üzerine serilir.
Fırında Patates Oturtma
Yemeğin üzerine kaynar su gezdirilir. Tereyağından parçalar alınarak üzerine konur. Fırın kabının üzeri kapatılır. Önceden ısıtılmış fırına verilerek, 15 dk kadar fırınlanır. Fırından çıkarılan yemek, 10 dk kadar dinlendirilir. 

Arzuya göre pirinç veya bulgur pilavıyla servis yapılır.

Afiyet olsun.





İç Pilav

İç Pilav
Malzemeler:
Bir çay bardağı yemeklik zeytinyağı
Bir büyük baş soğan
İç Pilav1 su bardağı pirinç
1 paket dolmalık fıstık
1 paket kuş üzümü
Bir tatlı kaşığı kırmızı toz biber
Bir tatlı kaşığı toz tarçın
Bir tatlı kaşığı toz şeker
Bir tatlı kaşığı kuru nane
Bir çay kaşığı toz karabiber
Küçük bir demet maydanoz yaprağı
Küçük bir demet dereotu
5-6 taze nane yaprağı
Tuz
İki su bardağı kaynar su

Yapılışı:
Malzemeler ayıklanır, yıkanır ve süzülür. Soğan, maydanoz, dereotu ve nane incecik doğranır. Yemeklik zeytinyağı ve çam fıstıkları tencereye alınır. Hafif ateşte fıstıklar pembeleşinceye kadar kavrulur. Doğranmış soğan eklenir. Soğanlar ölünceye kadar karıştırılarak kavurmaya devam edilir. Limon, maydanoz, dereotu ve taze nane dışında kalan kuru malzemeler de eklenerek, tahta kaşıkla bir iki kez çevrilir. Bir su bardağı kaynar su eklenir. Kapak kapatılır ve en kısık ateşte, suyunu çekene kadar yarı pişirilir. Suyunu çeken iç pilav ateşten alınır. Doğranmış maydanoz, dereotu ve nane eklenir. Karıştırılarak ılımaya bırakılır.

Yarı pişmiş iç pilav, ister zeytinyağlı yaprak sarmasında, ister hamsi pilavında, istenirse sade olarak veya et yemeklerinin yanında tüketilir. Kalan bir bardak kaynar su, iç pilav eğer sarmada kullanılacaksa, hazırlanan yemeğin üzerine gezdirilerek, çok kısık ateşte demlenir gibi pişirilir. Hamsi pilavında kullanılacaksa, aynı şekilde yemeğe eklenerek üzeri kapalı olarak fırınlanır. Sade tüketilecekse de, iki bardak suyun tamamı aynı anda pirince eklenerek demlenme usulünde pişirilir.

Kolay gelsin, bereketli olsun.


25 Mayıs 2017 Perşembe

Tavuk Burger (6 Kişilik)

Tavuk Burger
Malzemeler:
Tavuk Burger4 parça tavuk sarma (derisi ayıklanmış)
1 dilim bayat ekmek
1 orta boy soğan
4 diş sarımsak
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı köri
1 çay kaşığı kimyon
1 çay kaşığı tuz
2 yemek kaşığı zeytinyağı
6 büyük burger ekmeği
Domates dilimleri
Kornişon turşusu dilimleri
Soğan halkaları
Marul yaprakları
Ketçap
Tavuk Burger
Mayonez

Yapılışı:
Soğan ve sarımsak soyulur. Soğan 6-8 parçaya ayrılıp sarımsaklar ve ekmeklerle birlikte mutfak robotunda çekilir. Tavuklar da büyük parçalara ayrılarak çekilmiş malzemeye eklenerek birlikte robottan geçirilir. Bir nevi kıyma haline gelen karışıma karabiber, köri, kimyon, tuz ve zeytinyağı eklenerek yoğrulur.

Tavuk BurgerFırın 200°C'ye ayarlanarak ısıtılır. Fırın tepsisine pişirme kağıdı serilir. Hamur altı parçaya ayrılarak yassı şekil verilir. Fırın tepsisine yerleştirilerek fırına sürülür. 15 dk pişirilerek fırından alınır.

Burger ekmeklerinin bir yanına mayonez, bir yanına ketcap sürülür (arzuya bağlı ama, bu şekilde lezzetli oluyor). Arasına Tavuk köftesi, marul yaprağı, domates dilimi, soğan halkası ve kornişon turşusu konarak, kızarmış patates veya fırında zerdeçallı patatesle servis yapılır. Arzu edilen bir içecekle servis yapılır.


Afiyet olsun.




Fırında Zerdeçallı Patates

Zerdeçallı Patates
Malzemeler:
Zerdeçallı Patates4 orta boy patates
1 çay kaşığı çörek otu
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı zerdeçal
2 yemek kaşığı sızma zeytinyağı
2-3 dal dereotu

Yapılışı:

Fırını 200°C'ye ayarlayıp ısıtın. Patatesleri yıkayıp temizleyin. Kabuklarını fırça veya mutfak teliyle kazıyın. Elma dilimi şeklinde doğrayın. Dereotu haricindeki tüm malzemeyi harmanlayın.


Zerdeçallı PatatesTepsiye pişirme kağıdı serin. Üzerine harmanladığınız malzemeyi yayın. Önceden ısıtılmış fırında 25 dk kadar pişrin. Pişen patatesleri fırından çıkarın. Ilınınca servis sunum kabına alın ve üzerlerine doğranmıs dereotu serpiştirin. Arzu ettiğiniz bir yemeğin yanında veya sade olarak sunun.

Afiyet olsun.



Zerde (8-10 kişilik)

Zerde
Zerdeyle ilk kez Hafize Abla'mda (görümcem) bir bayram günü  tanıştım. Hafize Abla'mın her bayram ikram etmek üzere özenle hazırladığı zerde, itiraf edeyim bana önceleri pek cazip gelmemişti. Sonra hem farklı bir şeyler öğrenme, hem de sunma isteği duyunca, zerdeyi gelini ve benim de yakın arkadaşım olan Gülcan'a sordum. "Geleyim birlikte yapalım" deyince de hemen atladım. 

Zerdeye hazırlık yaparken, rengini vermek için kullanılan safran yerine zerdeçal da kullanılabildiğini gördüm. Hatta aktar, "zerde boyası" dediğimde bana sarı gıda boyası önerince, epey de şaşırdım. Gülcan'la tekrar konuşunca, almam gereken şeyin safran olduğuna karar verdim. 

Safran, gıda boyasına ve zerdeçala nazaran çok daha pahalı bir malzeme. Ancak çok küçük bir miktarı dahi bütün tencereyi boyamaya yetti. Ayrıca zerdeye şeffaf, parlak rengini ve jölemsi kıvamı da safran veriyor. Kısacası buradaki birinci püf nokta, safran kullanılması. 

İkinci nokta ise, pirincin nişasta salan ve uzayan bir çeşit pirinç olması. Pirincin güzel olması da zerdenin kıvamını etkiliyor. 

Akşam üçümüzün birlikte, onların anlatarak, Gülcan'la benim uygulayarak yaptığımız bu tatlıyı bir yandan da internetten araştırdım. Meğer ne değerliymiş! Pirinç, su ve şekerden ibaret gibi görünen zerdenin değeri, içindeki safran ve karanfilden ileri geliyor. Bu iki baharatın besleyici, tedavi edici ve rahatlatıcı özellikleri yanında, görünüşünün güzelliği ve çok hafif oluşu onun cazibesini artırıyor.

İşte tarifi:

Malzemeler:
1/2 cup uzayan bir cins pirinç
2 cup kristal toz şeker
2 tepeleme yemek kaşığı nişasta
10 adet karanfil
1 çay kaşığı safran
Bir fiske tuz
2,5-3 lt kaynar su
Süslemek için kuş üzümü, hindistan cevizi

Yapılışı:
Pirinci yıkayın ve zerde yapacağınız tencereye alın. Bir fiske tuzla birlikte 2 su bardağı kaynar su ekleyerek, çok kısık ateşte haşlamaya bırakın. Ara sıra karıştırarak pirinçleri kontrol edin. Yeterli değilse, kaynar su ekleyin.

Diğer yanda 10 adet karanfili yıkayın ve bol miktar suyla birlikte cezvede kaynamaya bırakın. Kaynamaya başladıktan itibaren 10 dk sonra ateşten alın.

Pirinçleri kontrol ettiğinizde tamamen pişmiş, nişastasını salarak uzamış bir hal alınca, karanfilli suyu tencerenin içine süzün. Zerdenin suyunu 2 litreye tamamlayın. Ben ölçülü tencere kullandığım için bunu yapmam kolay oldu. Ancak ölçüsüz tencere kullanıyorsanız, size önerebileceğim şey, karanfilli suyu ekledikten sonra, pirinçli suyu ölçerek başka bir tencereye almanız ve bunun üzerine kaynar su ekleyerek 2 litreye tamamlamanız. Bunu yaparken yanmamak için çok dikkatli olmalısınız.

Zerde bir yandan kısık ateşte pişmeye devam ederken, diğer yanda bir kasenin içine aldığınız nişastaya 1/2 cup su ekleyerek bulamaç haline getirin. Zerdeye eklerken topaklanmaması için, zerdeden alacağınız bir kepçe karışımla bulamacı biraz açın. Bu karışımı ve safranı tencereye ekleyerek, homojenleşip tamamen kıvam alana kadar zerdeyi karıştırın. Son olarak şekeri ekleyin ve eriyene kadar karıştırmaya devam edin. Şeker tamamen eriyince, tencereyi ocaktan alın ve üzeri açık olarak 5 dk kadar dinlenmeye bırakın.

Kuş üzümlerini yıkayıp kurulayın. Dinlenmiş zerdeyi tatlı veya dondurma kaselerine alın ve soğumaya bırakın. Tamamen soğuyup üzeri katmanlaşan zerdeleri, kuş üzümü ve hindistan cevizleriyle süsleyin.

Afiyet olsun.



24 Mayıs 2017 Çarşamba

Badem Unu Yapımı

Badem Unu
Badem UnuMalzemeler:
Kullanılacak miktarda çiğ badem
Kaynar su
Mutfak robotu

Yapılışı:
Badem UnuÇiğ bademleri bir kaba alıp, üzerlerini örtecek kadar kaynar su dökün. 20 dk kadar bu şekilde bekletip bademleri süzün.

Kuru bir bezin üzerine alarak, başka biz bezler üzerlerine bastırarak kurulayın. Bu arada kabuklarının sıyrıldığını göreceksiniz. Bu işlemi hemen yapmanız gerekiyor ki, bademler kolayca soyulsunlar.

Daha sonra tek tek elinize alarak üzerlerinde kalan kabukları tamamen temizleyin. Soyulmuş bademleri kuru sıcak bir ortamda kurumaya bırakın.

Bademler tamamen kuruduklarında, mutfak robotundan geçirin, un haline getirin. Badem ununuz, keklerde, bazı sütlü tatlılarda ve özellikle makaron yapımında kullanıma hazırdır.

Kolay gelsin.

Not: Makaron yaparken badem ununu bir kez de kullanacağınız miktardaki pudra şekeriyle birlikte rondodan geçirmenizi öneririm. Zira makarona başlamadan önce eleyeceğiniz badem unu daha ince bir doku alacak, böylece elekten daha kolay geçecektir. Ayrıca pudra şekeriyle de iyice harmanlanmış olacaktır.

Kıtır Ekmekler

Kıtır Ekmek
Bazen evde ekmek birikince, ne yapacağımı şaşırıyordum. Zira bizde ekmek atılmaz. Küflenmesine de izin vermek istemediğimden, bulduğum en iyi çözüm, kıtır ekmek yapmak oldu. Çorbaların üzerine çok yakışıyor. Hiç bir şeyi karıştırarak yemeyi sevmeyen kızımsa tek basına kıtır kıtır yemeyi tercih ediyor. İşte yapımı çok kolay, bayatlama, bozulma derdi olmayan kıtır ekmeklerin yapılışı:

Malzemeler:
Ekmek dilimleri
Kıtır EkmekFırın tepsisi

Yapılışı:
Fırını 100°C'ye ayarlayarak ısıtın. Ekmek dilimlerini, kenarlarını bir parmak genişliğinde küpler halinde doğrayın. Ekmek parçalarını fırın tepsisine alın ve önceden ısıttığınız fırında 1 saat tutun. Çıkardığınızda kıtır ekmekleriniz hazırdır. Ekmekleri bir kavanozda veya temiz bir mutfak torbasının içinde saklayabilirsiniz.

Afiyet olsun.

23 Mayıs 2017 Salı

Biberli ve Peynirli Kanepeler

Ben küçükken değil cep telefonu, her evde sabit telefon bile yoktu. İlkokuldayken evimizden bir km kadar uzaklıktaki okulumuza kendimiz yürüyerek gider gelirdik. "Dışarı oynamaya çıkıyoruz." derdik, çıkardık. Mahalle arkadaşlarımızı evlerinden çağırır, ne istersek oynardık. Gezerdik. Uzak yerlere geçer giderdik. Ne annelerimizde bu günkü ebeveynlerde olduğu kadar endişe vardı, ne de bizlerde korku. Geçmişe bakınca bazen şaşırıyorum. Annelerimiz bizi nasıl salmışlar? Buna mı şaşmak lazım, yoksa bu gün "yaratılmış" olan bu korku ve kabus ortamına mı? Bunca karmaşada paranoyak olmamak mümkün değil gerçi. Fakat çocuklara bunu çok hissettirmemek gerekli galiba.

O dönem aklımda kalan en belirgin şeylerden biri de, annemlerin, okul dönüşü gittiğimiz tombala günleridir. Annem bizi okula uğurlarken, " Bu gün ... teyzende tombala günümüz var.  Çıkışta oraya gelin." derdi. Biz de çıkışta annesi günde olan diğer çocuklarla beraber, gün kimdeyse, ona giderdik. 

Parfüm kokularının sigara dumanıyla karıştığı misafir odalarında şen kahkahalar atılırdı. Bizi misafir odalarına pek almazlardı. Çocuklar oturma odasında olurdu. Orada biz de keklerimizi, poğaçalarımızı yer, oynardık. Annemin yanına gitmek için ben önce uzaktan izin alırdım. Gel derse giderdim. Söyleyeceğimiz söyler, sonra da geri dönerdim. Annem çok mu katıydı? Hayır. Ama kurallar belliydi. Hatta büyüklerle küçükler bir arada olmak zorundaysa, biz kimseyi rahatsız etmeden masanın altında oynardık. Bu gün toplantılarından çok şey öğrendim ben. Şimdiyse çocuklarımızı tepemize çıkarıyoruz. Çocuklar da her şeyi yapmaya hakları olduğunu zannediyor, hatta bazen ne yapacaklarını şaşırıyorlar. 

Bu gün sunacağım tarifin bir kısmını o günlerden buraya taşıdım. Biberli kanepe olarak sunacağım tarif, aslından annemin, çıkagelen misafirlerine çayın yanında hazırladığı, oldukça pratik, lezzetli, doyurucu ve bütün ekmek dilimleri üzerinde sunduğu bir tariftir. Peynirli kanepeler ise, kendi hayal gücüme dayanıyor. Hazırlaması çok kolay ve kısa süren bu iki lezzeti sizlerin de beğenisine sunuyorum.

Kolay gelsin, bereketli olsun.

Malzemeler:

(Biberli Kanepe İçin)
Bir yemek kaşığı dolusu tatlı biber salçası
İki yumurta
İki yemek kaşığı yemeklik zeytinyağı
5-6 dal maydanoz
Tuzsuz ekmek dilimleri
Kürdan

(Peynirli Kanepe İçin)
İki kibrit kutusu kadar beyaz peynir
Bir yemek kaşığı dolusu süzme yoğurt
Bir yemek kaşığı sızma zeytinyağı
5-6 dal dereotu
Bir tatlı kaşığı çörek otu
Ekmek dilimleri
Kürdan

Kanepelerin Yapılışı:
Biber salçasıyla zeytin yağını sos tavasına alın. Yağla birlikte özleşinceye kadar kısık ateşte kavurun. Yumurtaları salçanın içine kırın ve karıştırın. Ateşi iyice kısarak pişmeye bırakın. Yumurtalar pişince, çok kurutmadan ateşten alın. Tadına bakın. Salçanın tuzu yeterli değilse, tuz ekleyebilirsiniz. Pişen malzemeyi ılınmaya bırakın. Ilınınca maydanozları da doğrayın ve harmanlayın. Hazırladığınız karışımı ekmek dilimlerinin üzerine sürün. Ekmekleri iki parmak genişliğinde kareler şeklinde kesin. Üzerlerine birer kürdan batırarak servis tabağına dizin.

Peyniri bir kasenin içinde ezin. Zeytin yağını, süzme yoğurdu ve doğranmış dere otlarını da ekleyerek harmanlayın. Hazırladığınız karışımı ekmek dilimlerinin üzerine sürün. Üzerlerine çörek otu serpiştirin. Ekmekleri iki parmak genişliğinde kareler şeklinde kesin. Üzerlerine birer kürdan batırarak servis tabağına dizin.

İster beş çayıyla, ister kokteyllerde, isterseniz ekmekleri doğramadan kahvaltılarda tüketebilirsiniz.

Afiyet olsun.



22 Mayıs 2017 Pazartesi

Nohut Yemeği

Nohut Yemeği
Malzemeler (dört kişilik):
1/2 kg kuru nohut
Bir küçük kuru soğan
Bir kaşık tereyağı
Bir kaşık zeytinyağı
Bir tatlı kaşığı domates salçası
Bir tatlı kaşığı biber salçası
Bir çay kaşığı kimyon
Tuz

Yapılışı:
Nohut ayıklanıp yıkanır. Ertesi gün pişirilecekse geceden soğuk suda, kısa sürede pişirilecekse, en az iki saat önceden kaynar suda bekletilerek fasulyelerin şişmesi sağlanır.

Su miktarı nohutların en az 1,5 katı yükseklikte olmalıdır. Ayrıca kullanılacak su fasulyelerle birlikte tencereye konulacağından, iyi su olmasına dikkat edilmelidir.

Soğan soyulur, yemeklik ince doğranır. Yağlar tencereye alınır. Tereyağı eriyince soğanlar eklenir, hafif pembe kavrulur. Salçalar eklenerek, bir iki kez döndürülür.

Şişmiş nohutlar suyuyla beraber tencereye konur. Tuz ve kimyon eklenir. Su miktarı, fasulyelerden üç parmak yukarıda olmalıdır. Yeterli su yoksa, kaynar su eklenir. Düdüklü tencere kullanılacaksa, kapak kapatılarak pişirme talimatına uygun olarak, genellikle 15 dk kadar pişirilir.

Normal kapaklı tencere kullanılacaksa, su miktarı pişirme sırasında kontrol edilmelidir. Eğer yemek suyunu çeker ve yeterli gelmezse, kontrollü olarak kaynar su eklenmelidir. Pişmiş yemeğin su seviyesi, fasulyelerin üzerini biraz geçmelidir.

Arzu edilen türde pilav, turşu veya soğanlı salata ile servis yapılır.

Afiyet olsun.

9 Mayıs 2017 Salı

Cheesecake (New York Style)

Cheesecake (New York Style)
Amerika'da en çok tüketilen tatlılardan biri cheesecake. Orada bulunduğum sürece nedense hep uzak durduğum bu tatlıyı eşim çok seviyor. Türkiye'ye döndükten sonraydı. Onu sevindirmek istediğim bir gün şimdi ismini hatırlayamadığım yabancı bir siteden çevirdiğim tarifi, biraz da malzemelerini Türkiye'ye göre uyarlayarak elde ettim. Sonuç eşimin onayından geçince, tatlıda bir türlü istediği damak tadını bulamayan Emine'm çok beğenince, Osman Latif'im de zaman zaman "anne ben cheesecake" istiyorum." deyince, bu hafif peynir tatlısı bizim de sofralarımızın ayrılmaz bir parçası oldu. İşte tarifi!

Malzemeler:
3 yemek kaşığı eritilmiş tereyağı
18 graham craker  veya yulaflı bisküvi
1/4 cup un
900 gr krem peynir
Bir cup sourcream veya labne peyniri
Bir tatlı kaşığı vanilla extract veya 1 paket şekerli vanilin 
4 yumurta
1 1/2 cup toz şeker
2/3 cup süt
1 tatlı kaşığı limon kabuğu rendesi
1 tatlı kaşığı portakal kabuğu rendesi

Cheesecake (New York Style)

Yapılışı:
Cheesecake (New York Style)Fırınınızı 175°C'ye ayarlayarak ısıtın. 28-30 cm kelepçeli kek kalıbının tabanını ve kenarlarını tereyağla yağlayın.

Krakerleri rondodan geçirin. Eritilmiş tereyağıyla rondodan geçmiş kraker tozunu karıştırın. ortaya çıkan karışımı tepsinin tabanına yayarak bastırın ve sıkıştırın. Bu sırada krakerlerin kenarlardan 1 cm kadar yükselmesine ve çukur bir görünüm almasına dikkat edin.

Cheesecake (New York Style)Un, labne peyniri ve vanilyayı bir kasede iyice karıştırın. Başka ve daha büyük bir karıştırma kabında şeker ve krem peyniri, tahta bir kaşık yardımıyla 3-5 dk iyice karıştırın. Bu karışıma sütü ekleyerek karıştırmaya devam edin. İyice karışında, yumurtaları teker teker kırarak, her bir yumurtayı  karışıma ayrı ayrı iyice yedirin. Limon ve portakal kabuklarıyla, labneli karışımı da ekleyerek iyice harmanlayın. Karışımınız tamamen homojen ve pürüzsüz bir hal alınca, daha önce krakerle hazırladığınız tepsiye döşeyin.

Pişmeye hazırladığınız cheesecake'i ayrı bir derin fırın tepsisine yerleştirin. Bu tepsinin boş kalan kısmını, cheesecake'e ıslanmayacak şekilde yarısından biraz yukarı kadar kaynar su ile doldurun. Fırın tepsisini kendinizi yakmadan bu şekilde sıcak fırının alt sırasına sürün. Kenarları kabararak, hafif salladığınızda jöle kıvamına gelene kadar, bir saate yakın pişirin. Piştikten sonra fırını kapatarak 3-4 saat fırının içinde soğumaya bırakın. Soğuyan cheesecake'ı servis tabağına alarak, üzeri kapalı olarak bir üre de buzdolabında soğutun.

Tamamen soğuyan cheesecake artık dilimlenerek yenmeye hazırdır.

Afiyet olsun.

Not: Arzu ederseniz üzerini çilek veya herhangi bir orman meyvesiyle hazırladığınız marmelatla süsleyebilirsiniz.

Bu tarif, 11/05/2017 tarihinde Nefis Yemek Tarifleri sitesinde yayınlanmıştır.

3 Mayıs 2017 Çarşamba

Yoğurtlu Semizotu Salatası

Yoğurtlu Semizotu Salatası
Malzemeler:
Bir bağ semizotu
2 cup yoğurt
Bir diş sarımsak
Bir çay kaşığı kırmızı toz biber
İki yemek kaşığı sızma zeytinyağı
Tuz

Yapılışı:
Semizotlarının köklerini bir parmak kadar yukarıdan kesin. Bol suyla yıkayarak topraklarından arındırın. Yarım saat kadar sirkeli suda bekletin. Duru su altında tekrar yıkayarak süzdürün. Elinizin altında varsa salatacıda kurutabilirsiniz.

Temizlenen semizotlarının yapraklarını saplarından ayırın. Saplarını yemek yapmak üzere saklayabilirsiniz. Yapraklarını salata kabına alarak hafif tuzlayın. Sarımsağı ezip yoğurtla karıştırın. Semizotlarının üzerine dökün. Zeytinyağıyla toz biberi karıştırarak, salatanızın üzerinde gezdirin.

Afiyet olsun.